26.09.2021 İstanbul

Çevresel Saha Değerlendirmelerinin Önemi

Ekosistemlerin bozulmasıyla birlikte birçok ülke, dikkatlerini çevre sorunlarına çevirmek durumunda kaldı. Hükümetler ilgili düzenlemeleri bir bir yürürlüğe sokup uygularken, endüstriler kendi sorumluluklarının farkına varmaya ve sorumluluklar üzerindeki davranışlarını geliştirmeye başladılar. Örneğin kimyasalların kullanımını sınırlamak, atıkları yönetmek, emisyonları kontrol altına almak vb.

Teknoloji ve tüketim anlayışımız geliştikçe çevre sorunları da hayatımızın bir gerçeği oldu. Bunu nereden mi anlıyoruz? En basiti çoğumuz son zamanlarda yaşanan doğal afetlerin küresel iklim değişikliğinden kaynaklı olduğunu düşünüyor. Bu demek oluyor ki insanoğlu çevre sorunları gerçeğine sanıldığı kadar uzak değil.

Çevre sorunları üzerinde her birimizin bir miktar etkisi var. Bu yadsınamaz bir gerçek. Ama bazı çevresel kirliliklerde sizin etkiniz olmayabilir ve etkiniz olmadığı halde bu kirliliğe müdahale etmek durumunda kalabilirsiniz.

Çevresel Saha Değerlendirmeleri (ÇSD)  bu tür durumlarda devreye giriyor. Tüm dünyada geçerli olan “Kirleten öder.” kavramını daha iyi anlamak ve satın almalar öncesi alıcının kendini güvende hissetmesini sağlamak için  American Society for Testing and Materials (ASTM) tarafından geliştirilmiş bir rapor.

Bir mülk satın almadan önce ÇSD almamanın sonuçları maliyetli ve zaman alıcı olabilir. Mesela boş bir arazi satın alarak üzerinde bir tesis kuracaksınız; boş bir arazi satın aldığınız için orası sizden önce kullanılmamış vasıfsız bir arazi olarak görünmektedir. Ancak geçmişte ilgili arazide tarımsal bir aktivite yapılıp yapılmadığı ya da komşu tesisler tarafından ilgili arazinin bir depo veya farklı bir amaçla kullanılıp kullanılmadığı konusunda bilginiz yoktur. Dolayısıyla saha hakkında yalnızca yüzeysel bir bilgiye sahip olabilirsiniz.

Çevresel Saha Değerlendirmeleri (ÇSD), satın alınacak mülkiyetle ilgili detaylı bir bilgiyi alıcıyla sunmak için hazırlanan raporu içerir. Böylece alıcı mülkiyetin mali değerini satın almadan belirlemiş olur. Örneğin kirlenmiş olarak belirlenen bir sahada iyileştirme maliyeti 1.000.000 TL belirlenmiş olsun.Bu, sahanın satın alma sürecindeki değerini ortaya koyacaktır.

Yalnızca satın almalar değil, kiralamalar (kirliliğe özgü maddeleri içeren özel kira sözleşmeleri), mülkiyetin genişlemesi, yeni bir proses eklenmesi vb. gibi durumlarda da ÇSD’ler mevcut durumu ortaya koyacaktır.

İşin sonunda mülkiyetin devri sürecinde ÇSD için harcanmış olan bu süre ve maliyet, ilerleyen süreçlerde daha büyük zaman ve maliyet kaybından koruyacaktır.  Hazırlanan ÇSD raporu, saha ve çevresinin geçmiş ve mevcut kullanımının değerlendirmesini, toprak ve su kirliliği açısında sahadaki potansiyel riskleri, mülkün çevresindeki potansiyel kirlilik kaynaklarını (yeraltı tankları, çöp döküm sahaları vb.) ve  içerir.

Bu veriler ışığında  alıcılar, mülkiyetin potansiyel çevresel sorunları ile ilgili detaylı bilgiye sahip olurlar. TORA olarak bizlerde uluslararası partner firmalarımız ile 3. taraf çevresel saha değerlendirmeleri gerçekleştiriyoruz. Sizlerde mülk devir işlemlerinizden önce ilgili mülk hakkında detaylı bilgi edinmek ve American Society for Testing and Materials (ASTM) gibi uluslararası geçerliliğe sahip standart bazında hazırlanmış bir rapora sahip olmak için TORA Çevre Ekibiyle iletişime geçebilirsiniz.